Yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Temmuz 2016 Cumartesi

Furkan

Erkekler Yatakta Kadından Ne İster ?

images (40)



Yeni bir aşk macerası her zaman erkeklerin moralini yükseltir.
Kokulu çiçekler ve hırslı bir kadın. Ama erkekler ile farklı. Yani yeni ilişkiye farklı bir tepki de verebilirler. Ama buna rağmen erkeklerin hepsini bir olgu birleştirir. Bu da onların sevdiği ilişkide elementlerdir.
İyi bir partner olmak isteyen kadınlar bu 5 maddeyi mutlak okumalıdır:
1. Erkekler ilişkide ilk olarak yeniliği
seviyorlar. Yani kadın ilk olarak kendi fantezileri ile başlamalıdır. Erkeği tam olarak kendine meftun etmek için yeni özel oyunlarını düşünmelidir.
2. Erkekler İlişkide sınırsız olmak isterler. Kadın da bu sınırsız özellik için tüm komplekslerini bir tarafa atmalı ve samimiyet okyanusunda yüzmelidir.
3. Erkekler İlişkilerinde  kadının da kendi düşüncelerini ifade edebilmesini çok seviyorlar. Çünkü erkekler falcı değildir ve kadının düşündüklerine göre saatlerini harcamayı bilemezler. Kadınlar sırayla sevdiği özel oyunlarını erkeklere söylemeleri gerekir. Bu oyunlar erkeğin hırsını tam olarak coşturmalıdır.
4. Erkekler ilk adımı kadının atmasını çok seviyorlar. Bu onların tutkusunu daha da alevlendirir. Kendisini sıkan ve küçük dokunulmaz gibi görünen kadınları pek sevmezler. Kadın durumu kendi eline almalıdır ve bu ilişkiye dair biraz da kendinden özveri  vermelidir. Bazen kadınlar şöyle düşünür ki, ben ilk adımı atarsam o benim hakkımda ne düşünür acaba. Aslında erkeğin ona karşı olan sevgisini ve hırsını göstermelidir. İlişkide aktif olup kişinin isteklerini yerine getirmeye çaba gösterilmelidir. Bununla erkek kadını daha çok çılgınlıkla arzuyla ister.
5. Erkekler daha çok gözleriyle severler. Buna göre kadınlar her küçük ayrıntıya bile önem vermelidirler. Bu hem dış görünüşe, giyime, saç vb. İlişkilidir hemde özellikle alt kıyafetlerine dikkat etmek lazımdır. Erkekler alt kıyafetinde inceliği daha çok seviyorlar. Daha çok ilişkiyi, körükleyecek öğelere ve renklere dikkat etmek gerekir Daha çok komple set şeklinde olan alt giysiler ve topuklu ayakkabılar erkeklerin aklını başından alabilir.
Bu bazı element olguları dikkatle okuyup ve takip etmek çok önemlidir. Çünkü çoğunluk erkekler bu tür durumlardan hoşlanır. Bunları bildikten sonra erkeği kendi özel oyununuzla ele alabilirsiniz, aziz bayanlar. Bu da sağlam bir ilişkinin temeli olabilir.
Devamını Oku

6 Haziran 2016 Pazartesi

Furkan

Oruç Tutanlar İçin Tavsiyeler

1) Ağır ve yağlı besinlerden beslenmemeye özen gösterin


2) Tuzlu besinler tüketmeyin.


3) Domates ve salatalık sindirimi kolay besinlerdir. Esmer ekmek, yumurta ve az yağlı peynirinizi sofranızda yer verin.


4) Meyve, sebze ve tam tahıllı yiyecekleri tüketmeyi unutmayın.


5) Mutlaka sahura kalkın aksi halde midede asit salgılanarak mide yanması, ekşimesi, kazınması gibi problemler yaşanabiliyor. Bu nedenle Ramazan boyu, hele de ilk sahurun mutlaka yapılması gerekiyor.

6) Sahurda kahvaltı yapın. En kaliteli protein olan yumurta, tam buğday ekmeği, peynir gibi tok tutan besinleri tüketin. Ayrıca; ceviz, badem gibi kaliteli yağ içeren ve tok tutan besinler de sahur sofralarınızda yer almalı. Bunlara ek olarak; sahurda tüketeceğiniz 1 su bardağı süt veya 1 kase yoğurt da tok kalmanıza yardım edecek, besleyici yiyeceklerdir.


Devamını Oku

24 Mayıs 2016 Salı

Unknown

Oruçluyken Tok Tutan Yiyecekler

Oruçluyken Tok Tutan Yiyecekler


Eğer bu yiyecekleri sahur vaktinde tüketirseniz, oruçluyken acıkma hissinizi en aza indirebilirsiniz.


1-  Sahurda Mutlaka 2 Adet Haşlanmış Yumurta Tüketin.

Haşlanmış yumurta, tok tutan yiyeceklerdendir. Açlık hissinizi en aza indirecektir.


2- Şeker Tüketmeyin!
Şeker tüketmek, acıkmanızı ve susamanıza sebep olur.

3- Tarçın & Çörekotu bulunan yiyecekler tüketmeye çalışın.

4- Mutlaka 1 Bardak Süt İçin! (Şekersiz)

5- Ekmeğinizi veya Pidenizi mutlaka tüketin.

6- 1 Adet Meyve Tüketin. Meyve tercihlerinizi mutlaka mevsim meyveleri yapınız.

TÜKETİLMEYECEK ÜRÜNLER! 

-Patates kızartması, 
-Börek
-Açma
-Köfte 

-Pilav
-Pizza
-Kek
-Kurabiye
-Tatlı
-Çikolata
-Bal 
-Reçel ve bunun gibi şekeri yüksek yiyecekler. 
Devamını Oku

16 Mayıs 2016 Pazartesi

Furkan

Daha Güzel Bir Cilt İçin Öneriler


Hanımlar hep genç ve güzel kalmaya çalışırlar.Bunun için yüze, deriye, saçlara ve tırnaklara çeşitli bakım yöntemlerini test ederler. Yaz öncesi verdiğimiz bu önerileri  takip ederseniz daha canlı bir cilde sahip olacaksınız, daha da güzelleşeceksiniz.
1. Gece yatmadan önce göz çevresine hint yağı veya badem yağı sürün;
2. Yemek pişirdikten sonra ellerinize ve dirseklerinize limon suyu sürün;
3. Kırışıklıklarınızı azaltmak için her gün yüzünüze bal sürün;
4. Ellerinizin derisi sertleşirse nişastadan hazırlanan maskeler yardımcı olabilir;
5. Saçlarınız genellikle yağlanırsa iki günde bir saçlarınızı akşamdan kalma çayla masaj yapın;
6. Cildiniz kuruysa çaytikanı yağı ve su katılmış jojoba yağı sürün;
7. Cildinizi derinlemesine temizlemek için ayda iki kez yüzünüze limon suyu katılmış yumurta sarısı çekin;
8. Yüz cildinize gençlik katmak için bal ve tuz kullanabilirsiniz;
9. Yüz cildinizdeki sivilceleri yok etmek için lavanta ve çayağacı yağı sürün;
10. Cildinizin yumuşak ve parlak olması için vücudunuzu kahve ile pelling yapın;
11. Fırında cilde sahip olmak için her gün naneli çay için;
12. Hamilelik sırasında karın kısmında oluşan deri sarkmalarına karşı kakao yağı çekin;
13. Ellerinizin yumuşak kalması için ise sirke ve bitki yağından karışım yapıp   sürebilirsiniz;
14. Saçınız dökülürse baş derinize jojoba yağından hazırlanmış maske sürün;
15. Yüz cildinizi çeşitli otlardan hazırlanmış demlemenin içinde saklanmış 2 gümüş kaşıkla masaj yapın.
Devamını Oku
Furkan

Cilt Bakım Önerileri


1-) Kuru cildin özellikleri nelerdir?
Mat bir görünümü vardır. Çabuk  kızarıyor. Kuru cilt banyodan sonra, özellikle soğuk ve rüzgarlı havalarda çok fazla geriliyor. Erken yaşlarda göz çevresi ve ağız çevresinde kırışıklıklar başlar.
2-) Yağlı cildin özellikleri nelerdir?
Parlak bir görünümü vardır. Burun ve yanaklarda gözenekler açık ve genellikle içleri siyah noktalarla doludur. Bu tip ciltlerde makyajın kalıcılık süresi çok kısadır ve deri çabuk sarkmaya meyillidir
3-) Karma cildin özellikleri nelerdir?
Bu tür ciltlerde genellikle alın, burun ve çene çevresi yağlı, yanaklar ve göz çevresi kurudur. Yanak bölümünde kabuklanma olurken alında sivilceler olabilir.
4-) Cilt bakımına başlama yaşı kaç?
Kişinin cilt yapısı ve ihtiyaçları doğrultusunda 18 – 20 yaşlardan itibaren düzenli olarak cilt bakımına başlanabilir. Tabii bu yaşlardaki kişilere uygulanacak ürünler tamamen doğal içerikli, temizlenmeye eğilimli ürünlerdir.
5-) Ne sıklıkta cilt bakımı yaptırılmalıdır?
İdeal cilt bakımı yaptırma süresi ayda birdir.
6-) Siyah noktalar neden oluşur?
Siyah noktalar karma ve yağlı ciltlerde oluşur. Deri altındaki yağ hücrelerinin fazla yağ salgılaması sonucu bu yağ cilt yüzeyindeki gözenekleri tıkar ve cildin hava ile teması sonucu oksidleşerek rengi koyulaşır ve siyah noktaya dönüşür.
7-) Siyah noktalar tamamen önlenebilir mi?
Düzenli cilt bakımı uygulamaları ile gözle görülür derecede azaltılabilir. Ancak tamamen önlenebilir diyemeyiz. Çünkü bunlar yağlı cildin doğal bir sonucudur.
😎 sivilceleri sıkmak doğru mudur?
Bu kesinlikle hatalı bir davranıştır. Çünkü her sivilce sıkılmaz ve sıkılmaması gerekir. Aksi takdirde ciltte leke kalmasına ya da bu sivilcelerin artmasına neden olabilir. Bu ancak uzmanlar tarafında yapılmalıdır.
9-) Göz morlukları ve şişkinlikleri neden oluşur?
Birincisi bu genetik bir durum olabilir. Diğer bir neden ise aşırı yorgunluk, uykusuzluk ve gözü aşırı yoran bilgisayardır. Ayrıca göz çevresindeki lenf sisteminin yeterince çalışmaması nedeni ile kirli kanın göz altlarında toplması ya da kan damarlarının cilt yüzeyine çok yakın olması olabilir.
10-) Göz morlukları ve şişkinlikleri nasıl önlenebilir?
• Çok fazla bilgisayar başında çalışıyor, okuyor, dikiş – nakış gibi işlerde meşgul olur, ya da araba kullanıyorsanız sık aralıklarla gözlerinizi kırpmanız, eğer direksiyon başında değilseniz her 45 dakikada bir gözlerinizi 5 dakika kapatıp dinlendirmelisiniz
• Akşam yatmadan önce ılık papatya çayı paketlerini 30 dakika boyunca göz kapaklarınıza koymanız
• Bir buz kalıbını göz altlarınızda taşımanız yararlıdır
Devamını Oku

19 Nisan 2016 Salı

Furkan

Bilim İnsanlarına Göre Mutantlar Aramızda Olabilir!

Çok sayıda bilim insanının 589 bin 306 genomda yürüttüğü incelemeler neticesinde, araştırmaya dahil olan 13 kişide genetik mutasyon görüldü.


Söz konusu kişilerin kendilerini kötü hastalıklardan koruyan genetik mutasyonlara uğradığı bilgisi verildi.
Normal şartlarda çok uzun süre önce hayatını kaybetmesi gereken kişiler, DNA’larındaki mutasyonlar nedeniyle yalnızca hayatlarına devam etmekle kalmıyor aynı zamanda sağlıklı bir yaşamda da sürüyor.
mutantlar
Araştırmalar hastalık semptomlarını adeta ‘umursamayan’ vücutlara sahip bu süper insanların genetik yapılarında bir farklılık olabileceğini ortaya koyuyor. Bu süper insanların genetik özelliklerinin keşif sürecinde ölümcül hastalıkların önlenmesinin önünü açabileceği düşünülüyor.
Devamını Oku

18 Nisan 2016 Pazartesi

Furkan

Kıskançlığı Azaltmanın Yolları



1– Kıskançlığın en büyük nedenlerinden biri güven eksikliğidir. Unutmayın siz sevdiğiniz kişi tarafından seçilmiş insansınız ve artık onun sizi sevip sevmediğini sorğulamakdan vazgeçin yani.
2 – Kıskançlığın bir diğer sebebi de içinde bulunulan ortamlarda size söyledikleridir. Arkadaş grubu aileniz ya da çevreniz kendilerinin sevgililerine davrandığı gibi davranmanızı isteyebilir. Siz de o toplum tarafından hariçlenmemek için aynı şekilde davranmaya başlarsınız. Yani onlar sevgililerine arkadaşlarına sürekli hesap soruyorsa siz de hesap sorarsınız. Kimliğinizi topluma ezdirmeyin. Doğru olan onlarınki değil sizinki.
3 – Tehdit ve baskı sevgiliyi size bağlamaz aksine uzaklaştırır. “Bana haber vermeden dışarı çıkarsan bunu yaparım ” Bu arkadaşınla görüşürsen bunu yaparım” demek sevgilinize eziyet anlamına gelir. Eziyete uğrayan kişi de günün birinde mutlaka zincirlerini kırar.
4 – Kıskançlık sevginin ölçüsü değildir. Yani birini ne kadar sevdiğiniz ne kadar kıskandığınızıla paralel değildir. Aksine kıskançlık çoğunlukla hastalıklı bir durum olduğundan bir süre sonra sevgi falan kalmaz ortada. Kıskançlık gösterileriyle sevginizi ifade edemezsiniz.
5 – Sevgilinin her hareketini izlemek cep telefonlarını karıştırmak internet adreslerinin şifrelerini ele geçirmek gibi kendinizi de küçük düşürecek hareketlere girişmeyin. Bu hem bireysel özgürlüğe saldırıdır hem de kendinize olan saygınızı azaltır. Sevgi güven demektir. Güvenmediğiniz kişiyle de birlikte olmayın.
6 – İlişkinizin başladığı tarihten önce tarafların yaşadığı her şey kendisine aittir. Geçmişte yaşanan bir ilişkiyi kıskanmak sizi yel değirmenleriyle savaşan Don Kişot’dan farksız kılar. Geçmiş geçmişte kalmıştır ve sizi sadece şimdiki durumunuz ilgilendirmelidir.
7 – Unutmayın ki; sizin sevgili olmadan önce kendinize ait hayatlarınız vardı. Kıskançlığınız nedeniyle sevgilinizi sizin hayatınızı yaşamaya sizin kaydelerinizle yaşamaya mahkum etmeyin. Başta bunu kabul etse bile bir süre sonra dayanamayacaktır.
8 – Aldatmak isteyen mutlaka aldatır. Siz ne yaparsanız yapın bir yolunu bulur. Sadakati bir insanın üzerinde baskı kurarak elde edemezsiniz. Sadakati sadece sevgi sağlayabilir.
9 – İnsan sosyal bir varlıktır. Eşinizin mutlaka bir arkadaş çevresi vardır. Onlarca görüşmesini engellemek eşinize yapacağınız en büyük haksızlıktır. Görüşmesini engellemek yerine onun arkadaş çevresine siz de girin. “Beni bırakmaz” diyorsanız o zaman sizin sorununuz zaten kıskançlık değil. Hiç sevgili olamamışsınız demektir.
10- En iyi kıskançlık ‘ilkel kıskançlıktır. Yani insan olmamızdan kaynaklanan ve içimizden gelen kıskançlık. “Herkes sevdiğini kıskanır” sözüyle ifade edilen kıskançlık. Ama bu kıskançlık dozasındadır insanın hayatını etkilemez. Böyle bir kıskançlık baskı yoktur tehdit yoktur. Sevgilinize kıskandığınızı sevgi sözcükleriyle söylerseniz bunun hoşuna gittiğini göreceksiniz. Örneğin o açık giyinmesi “Seni o elbisede ben böyle vs. görmek istiyorum” diyerek engellemek onun da kendisini iyi hissetmesini sağlayacaktır.
Devamını Oku

21 Mart 2016 Pazartesi

MD

Plüton’un Yüzeyinin Altında Okyanus Olabilir!





Plüton’un Yüzeyinin Altında Okyanus Olabilir!





Gök bilimciler, gizemli gezegen olarak da bilinen Plüton’un donmuş yüzeyinin altında sıvı halde sudan bir okyanusun bulunabileceğini ileri sürdü.

ABD’nin Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesine (NASA) ait uzay aracı New Horizons’un gönderdiği verileri inceleyen gök bilimciler, Plüton ve uydusu Charon’un jeolojik olarak son derece aktif olduğunu, gizemli gezegenin sanılandan çok daha karmaşık bir yapıya sahip olduğunu ortaya çıkardı.

Araştırmacılar, Plüton’un nitrojen, metan ve sudan oluşan karmaşık yapısıyla Güneş Sistemi’ndeki diğer gezegenlerden oldukça farklı olduğunu belirtti.

Plüton’un yüzeyindeki kayalarda yer alan radyoaktif maddeler sayesinde gezegenin iç kısmının ısındığına ilişkin veriler bulunduğuna işaret eden araştırmacılar, söz konusu verilerin cüce gezegenin donmuş yüzeyinin altında amonyak açısından zengin ve sıvı halde sudan oluşan bir okyanus bulunabileceğine dikkati çekti.

Araştırma, “Science” dergisinde yayımlandı.

Etiketler : Plüton , Gezegen , Ay'da su var mı , Uzayda su bulundu , Uzayda su var mı ? , Uzay , Uzak gerçek mi ? Uzayda yaşam var mı ? Uzayda ki yaşam belirtileri , Uzayın sırrı , uzayın sırları, uzayın gerçekleri
Devamını Oku

19 Mart 2016 Cumartesi

MD

Ahmet Parlak - Usta | Klip - 2016 - Orjinal Klip Video!

Ahmet Parlak Usta isimli şarkıya klip çekti!Halil Sezai'nin İsyan adlı şarkısını söylemesiyle sosyal medyanın ardından O Ses Türkiye'yi de sallamayı başaran Ahmet Parlak'ın albümü çıktı. Parlak, albümünde ilk olarak 'Usta' isimli şarkısına klip çekti.




Devamını Oku

17 Mart 2016 Perşembe

Furkan

Acı Biberin Faydası Nedir ?

Çin alimleri çokunun sevimli gıdası olan acı biberin ömrü uzattığını açıkladı.
Acı biberi acı yapan kapsaisin maddesi tıp tarihinde her zaman tedavi edici madde olarak kullanıldı. Kapsaisin TRPV1 adlı bir acı reseptör içerir. Acı biber yerken bu madde ilk olarak beynin sıcaklığını değiştirir ve biberin acı olmasını sağlar. Ancak bir süre sonra nöronlar yanıt vermiyor ve acıyı keser, endorfin salgılanır.

Araştırma sonuçlarına göre, haftada iki kez acı biber yiyenlerin ölüm oranı yüzde 10 daha azdır.  Haftada 6-7 kez acı biber yiyenlerde ise erken ölüm riski yemeyenlerden daha azdır.
Acı biberin dahil olduğu beslenme programı daha sağlıklıdır. Buna değinirsek eğer acı biber yiyin ve daha uzun yaşayın.
Devamını Oku

14 Mart 2016 Pazartesi

MD

Bermuda Şeytan Üçgeni Hakkında Bilmedikleriniz ve Sırrı - Bermuda Şeytan Üçgeni Sırrı Çözüldü! - Bermuda Şeytan Üçgeni Sırrı Nedir ?

Bermuda Şeytan Üçgeni Hakkında Bilmedikleriniz ve Sırrı - Bermuda Şeytan Üçgeni Sırrı Çözüldü! - Bermuda Şeytan Üçgeni Sırrı Nedir ? 




Efsane Başlıyor…


Bermuda Şeytan Üçgeni efsanesine ait ilk açıklama Associated Press ile 16 Eylül 1950 tarihinde E. V. W. Jones tarafından yazılan bir raporda Florida kıyıları ile Bermuda arasındaki bölgede gemi ve uçakların kaybolmasında bir esrarengizlik bulunduğuna dair imadır. Böylece efsane başlayacaktır. İki yıl sonra ünlü Fate dergisindeki bir makalesinde George X. Sand şöyle yazacaktır: “Porto Riko, Bermuda ve Florida arasındaki üçgen deniz bölgesinde gemiler hiç iz bırakmadan son birkaç senedir garip şekilde ortadan kaybolmaktadırlar”. Böylece Bermuda Üçgeni için yeni bir dönem başlayacaktır. Artık gizemcilerin el kitabı olan Fate dergisinin bu sayısı ile kuşkular iyice su yüzeyine çıkacak bunu başka makale ve yazılar takip edecektir.

1955 senesinde “The Case For The UFO-UFO Vakıaları” adlı kitabında M. K. Jessup olaydan dünya-dışı medeniyetleri sorumlu tutan bir kısım hikayeleri toplayacak; onu Donald E. Keyhoe “The Flying Saucer Conspiracy-Uçan Daire Tezgahı [1951)” ve Frank Edwards “Stranger Than Science-Bilimden de Garip [1959]” adlı ktapları ile takip edeceklerdir. Vincent H. Gaddis 1964 senesinde Argosy Dergisine yazdığı bir yazıda kullandığı(ki daha sonra Invisible Horizons-Görünmeyen Ufuklar adlı kitabında da tekrarlayacağı) “Ölümcül Bermuda Üçgeni” tabiri oldukça popüler olacaktır. Daha sonra yazılan kitapların Bermuda Üçgeni ile ilgili kısımlarında burası için “Şeytan Üçgeni” veya “Hoodoo Sea-Büyülü Deniz” tabirleri kullanılacaktır. “Invisible Residents-Görünmeyen Sakinler” (1970) adlı kitabın yazarı Ivan T. Sanderson, kayıp olaylarından deniz altında bulunan gelişkin teknolojileri olan bir başka medeniyetin sorumlu olduğunu iddia etti.

Konuyu ilk olarak enine boyuna ele alan ise John Wallace Spencer’ın “Limbo of the Lost-Kayıp Çıkmazı” (1969) adlmı eseridir ki, bu kitap 1973 senesinde yeniden basıldığında büyük bir okuyucu kitlesine kavuşacaktır. 1970 seesinde çevrilen dökümantasyonlu bir film ile yeniden üçgenden bahsedilmeye başlanacaktır. Ancak Bermuda Şeytan Üçgenini tüm Dünya gündemine oturtan gelmiş geçmiş en çok satan kitaplardan olan Charles Berlitz ve J. Manson Valentine’in 1974 senesinde yayınladıkları The Bermuda Triangle-Bermuda Şeytan Üçgeni adlı kitaptır. Ülkemizde de yayınlanan bu kitap sayesinde Türkiye’de de bu bölgeye ilgi gösterilmeye başlanacaktır. Aynı yıl yayınlanan Richard Winer’ın “The Devil’s Triangle-Şeytan’ın Üçgeni” ve John Wallace Spencer’ın “No Earthly Explanation-Açıklaması Yok!” Adlı kitapları korkunç satış rakkamlarına ulaşacaktır.

Açıklanamaz Kayıp Olayları
Şeytan Denizi denilen bölgede içlerinde USS Cyclops ve SS Marine Sulphur Queen gibi büyük transatlantik gemilerinin bulunduğu 200 ün üzerinde açıklanamayan kaybolma vakıası gerçekleşmiştir.

1942’de Christopher Columbus Şeytan Denizinde yaptığı seyahat sırasında gemi kayıtlarına enteresan notlar düşmekteydi. Gökyüzünde ve ufukta esrarengiz ışıklar görülmüştü. Gemi kayıtlarına “büyük bir ateş alevi”nin denize düştüğünü yazacaktır. Ayrıca 13 Eylül akşamı gemi pusulasının iğnesinin direkt olarak Kuzey Yıldızını göstermediğini fark edecektir.
Bir başka esrarengiz olay da 1872 senesinde gerçekleşecektir. Mary Celeste adlı gemi 7 Kasım 1872 Genova’ya gitmek için yola çıkacaktır. 4 Aralıkta Dei Gratia isimli bir başka tekne gemiyi görecek ve düzensiz seyretmekte olduğu fark edecektir. Gemiye yanaşarak çıktıklarında tamamen terk edilmiş olduğunu gördüler. Kurtarma sandalları gemi mükemmel bir durumda olmasına rağmen yerlerinde yoktu.

19ncu Filo’nun kaybolması Bermuda Üçgeni hakkındaki efsanenin doruk noktasını oluşturur. 5 Aralık 1945 günü Deniz Kuvvetlerine ait beş Avenger uçağı normal talim uçuşunda rutin rotalarında seyrederken Atlantik üzerinde gözden kaybolacaklardır. Bölgeyi iyi tanıyan ve deneyimli bir pilot olan Uçuş lideri Teğmen Charles Taylor Florida’daki kule ile kurduğu radyo bağlantısında garip bir mesaj gönderir: “Kontrol kulesi acil durum… rotadan çıktık… Galiba kaybolduk.. Nerede olduğumuzdan kesin olarak emin değiliz.” Kuleden “Batıya yönelin” emri gelince Taylor endişeyle şunları söyleyecektir: “Hangi yönün batı olduğunuz bilmiyoruz. Her şey yanlış .. Okyanus bile çok garip görünüyor”. Deniz Kuvvetleri onüç kişilik mürettebatıyla dev bir Martin Mariner araştırma uçağını filoyu aramak için kaldırdı. Ancak kurtarma uçağıda aynı rotaya girince kaybolacaktır. Ne filodan ne de kurtarma uçağından bir haber alınamayacak, bir iz bulunamayacaktır.

[Resim: y5LpB9.jpg]

27 Aralık 1948 günü Puerto Rico’dan Florida’ya uçan ticari bir uçağın başına da aynı son gelecektir. NC-16002 DC-3 Miami’deki üs ile irtibat kurdu ve 50 mil mesafede olduklarını iniş takımların açacaklarını bildirdiler. İrtibat Bürosu bir daha bağlantı sağlayamadı ve yaptığı tüm teşebbüsler boşa çıktı. 3 saat kadar sonra kayıp uçağın aranmasına başlandı. Sakin bir deniz ve açık bir havada ne uçaktan ne de yolcular ve mürettebattan iz bulunamadı.

Sır Perdesi Aralanıyor…

Yazılan makale ve kitaplar gerçek araştırmaların çok az ipuçlarını vermekteydiler. Dikkatli okuyucular bir kitapın yazdığı olay ve tarihlerin başkasında farklı gösterildiğini hayretle görmekteydiler. 1975 senesinde Larry Kusche adlı Arizonalı bir kütüphaneci kendi tabiri ile “üretilmiş esrarı” açıklayan ve hataları gözler önüne seren bir başka eser yayınlayacaktır. Ülkemizde de yayınlanan “The Bermuda Triangle Mystery-Solved-Bermuda Üçgeninin Sırrı Çözüldü” adlı kitabında yazar; diğer meslektaşlarının göz ardı ettiği tüm arşivlere ulaşarak sırrı açıklamaya çalıştı. Hava raporları, sigorta şirketlerinin olaylarla ilgili kayıtları, gazete kupürleri, Üçgenle ilgili tüm belgeleri ortaya çıkararak aslında ortada bir sır olmadığını anlatmaya çalıştı. Kusche’ye göre tüm halinde sır gibi görülen her olay münferit olarak incelendiğinde ortada hiçbir sır yoktu. Örneğin gerçekte fırtınadan batan bir gemi için Şeytan üçgeni yazarları bu kayıtları görmezlikten gelerek hayali hikayeler yaratmışlardı. Esrarengiz kayıplar birden normal batma ve denizde kaybolmalara dönüşüyordu. “Bir daha hiç haber alınamadı” denilen olaylarda enkazlar tespit edilmişti. Kusche kitabında kayıp olaylarını tek tek ele alıp hepsinin arkasındaki gerçeği ayrı ayrı anlatır. Ona göre her kayıp ayrı bir sebeb dayanmaktadır. aynı bölgede gerçekleşmiş olmaları sadece bir rastlantıdır ve birileri bu raslantıdan rant elde etmek için kitaplar yazmaktadır.

1975 senesinde Fate Dergisinin editörü olan Mary Margaret’e bir mektup gönderen Lloyd’s of London sözcüsü “Şirketimizin kayıtlarına göre 1955 senesinde tüm dünyada 428 geminin kaybolduğu belirtilmiş; ancak ‘Bermuda Üçgeni’de diğer bölgelere göre daha fazla kayıp olayı görüldüğüne dair hiçbir delil elde edilememiştir. Bu rapor Amerikan Sahil Güvenliğin 1958 senesine kadar geri giden bilgisayar kayıtlarında yapılan inceleme ile de desteklenmektedir” diye yazmaktadır.

Üçgen fikrini savunanların bir çok teorileri aslında bölgesel anomalilerdi. Gerçekte sanal bir suskunluk hakimdi. Berlitz ve diğer üçgencilerin izinden giden İngiliz yazar Paul Begg sırra yeni eklemeler yapacaktır. Begg ve Kusche’nin kitaplarında uzunca bir liste halinde hataları ortaya serilen Berlitz aslında Üçgene de hiçbir zaman gitme tenezzülünü göstermemiştir. Kusche onu bu konuda ağır biçimde eleştirecektir.

Şu aralar tekrar tabloid basın vitrinlerinde ara sıra görülmekle birlikte Bermuda Üçgeni tarihin tozlu sayfalarında kalmış bir dönem insanlık için ani bir heyecan ve sansasyon yaratmış geçici bir heves olarak düşünülmelidir. 1970-lerin ortalarında benzeri bir imaj olan “Çiftlik Hayvanlarının Toplu Katliamı-Cattle Mutilations” bilinmeyeni araştıranların önünde yeni bir sır olarak açığa çıkacaktır.
Devamını Oku
MD

Nazilerin Korkutucu Bilinmeyen Özellikleri - Naziler - Nazilerin Korkunç Özellikleri - Naziler Hala Yaşıyor mu ?

Nazilerin Bilinmeyen Yönleri

Nazilerin II. Dünya Savaşı’nda sivrisinekleri biyolojik silah olarak kullanmak için gizli araştırmalar yaptıkları ortaya çıktı. Hastalık taşıyan sivrisinekler çoğaltılıp düşman bölgelere bırakılmış.

Nazilerin, siyasi ilkelerinin yanı sıra bir diğeri daha vardı ki, işte bu çok önemli: Her türlü ezoterik ve gizli örgüt etkinliği kesinlikle yasak. Hele Masonluk… İşte o çok yasak!

Alman hemşirelerin, NAZİ’lerin Polonya’dan “Ari ırk” diye topladığı çocukların saçları büyüdükçe koyulaşması üzerine öldürülmemeleri için UV ışınlarına maruz bıraktıkları ortaya çıktı.

[Resim: naz1.jpg]

Almanya’da iktidara geldikten sonra saf bir Alman ırkı yaratmak için kolları sıvayan NAZİ hükümetinin, “Ari Irk” projesinde ışın tedavisinin kullanıldığı belirlendi. Yahudilerin imhasının baş planlayıcısı olan Dr. Heinrich Himmler’in İkinci Dünya Savaşı sırasında başlattığı “Lebensborn Projesi” kapsamında, işgal edilen Polonya’dan on binlerce sarı saçlı mavi gözlü çocuk ari ırk projesi için ailelerinden kopartılarak Almanya’ya getirildi. Hemşirelere emanet edilen bu çocuklar daha sonra SS subaylarına evlat olarak veriliyordu.

Nazi insan deneyleri II. Dünya Savaşı sırasında Nazi toplama kamplarında Alman Nazi Rejimi'nde birçok mahkumda yapılan tıbbi deneylerin bir dizisiydi. Mahkumlar, deneylere katılmaya zorlanırdı ve onlar bu deneylere gönüllü olmazlardı. Deneylerde asla razı olup olmadıkları sorulmazdı. Tipik olarak deneyler, ölüm, çirkinleştirme veya sürekli yetersiz sonuçlarla biterdi. Auschwitz-Birkenau ve diğer kamplarda, doktor Eduard Wirths'in yönetimi altında, seçilen kurbanlar, savaş durumlarında Alman askeri personele yardım etmek için tasarlanan çeşitli tehlikeli deneylere maruz bırakılırdı. Doktor Aribert Heim, Mauthausen toplama kampı'nda benzer tıbbi deneylerde bulundu. Carl Vaernet, eşcinsel mahkumlarda eşcinselliğe Çare bulmak için deneylerde bulunmuş olmakla bilinir. Savaştan sonra bu suçları işleyen doktorlar, Doktorlar davası olarak bilinen duruşmada yargılandılar.

Kaynak: Obunedio
Devamını Oku
MD

Facebook, Twitter , Instagram Ankara Profil Fotoğrafı - Ankara Patlaması Profil Fotoğrafı - Ankara Patlaması Wallpaper

SOSYAL MEDYA HESAPLARINIZDA KULLANABİLECEĞİNİZ, " ANKARA " PROFİL FOTOĞRAFI.


Resimin üzerine sağ tıklayıp -> Farklı kaydet seçeneğine tıklayarak bilgisayarınıza indirebilirsiniz.


Facebook, Twitter , Instagram Ankara Profil Fotoğrafı - Ankara Patlaması Profil Fotoğrafı - Ankara Patlaması Wallpaper




Devamını Oku

28 Şubat 2016 Pazar

MD

Kenan Işık Hayatını Kaybetti ! | Son Dakika ! | Kenan Işık'ın Son Hali , Kenan Işık Vefat mı etti ? Kenan Işık Nedir ? Kimdir ? Kenan Işık'ın sağlık durumu nasıl.

Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar'ın paylaştığı bu tweet sosyal medyayı karıştırdı
KENAN IŞIK KİMDİR?
Kenan Işık 1 Ekim 1947'de Malatya'da doğdu. Ankara Atatürk Lisesi'ni bitirdi. Ankara Meydan Sahnesi'nde profesyonel tiyatro yapmaya on yedi yaşında başladı. Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü'nden mezun oldu.


1973 yılında dışarıdan sınavlara girerek "Devlet Tiyatrosu" sanatçısı oldu ve bu kurumda uzun yıllar oyuncu, yönetmen ve oyun yazarı olarak görev yaptı.1996 yılında "İstanbul Şehir Tiyatrolarına Genel Sanat Yönetmeni" olarak atandı ve 2000 yılında "Devlet Tiyatroları"ndan emekli oldu.

ABD, Almanya, Polonya gibi ülkelerde tiyatro araştırmaları yaptı. "Uluslararası Tiyatro Enstitüsü" (ITI) ve "Türk Oyun Yazarları Derneği"nde yönetim kurulu üyeliklerinde bulundu.


Çeşitli gazete ve dergilerde "Kültür ve Sanat" üzerine yazdığı yazıların yanı sıra "Yeni Yüzyıl", "Yeni Bin Yıl" ve "Akşam" gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı.

Aynı zamanda çeşitli kitaplarda "Kültür ve Sanat" üzerine bölümler yazdı. Çeşitli ulusal ve uluslararası konferans ve toplantılarda moderatör ve konuşmacı olarak görev aldı.
2002- 2005 yılları arasında İstanbul Kültür Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak görev yaptı.Profesyonel tiyatro yaşamında 100 yakın oyunda yazar ve/ veya yönetmen ya da oyuncu olarak yer aldı.
"Behçet Bey'in Fötr Şapkası", "Bebek Uykusu", "Olmayan Kadın", "Aşk Hastası" oyunlarının yanı sıra "Keloğlan ve Zülfüsarı" adlı bir de çocuk oyunu yazdı.


Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "Huzur", Karen Blixen'in "Ölümsüz Öykü" adlı yapıtlarını ve Turhan Selçuk'un "Abdülcanbaz" adlı çizgi romanını oyunlaştırıp sahneye koydu.
"Bebek Uykusu" ve "Olmayan Kadın" oyunları ile "Kültür Bakanlığı" en iyi oyun yazarı ödülü, "Behçet Bey'in Fötr Şapkası" ile İş Bankası oyun yarışmasını, "Keloğlan ve Zülfüsarı" adlı oyun ile TBMM çocuk oyunları yarışmasından mansiyon, "Olmayan Kadın" ile "Uluslararası Tiyatro Enstitüsü Avrupa Ödülü"nü kazandı. "Huzur" ise "Türk Yazarla Birliği"nin en iyi uyarlama ve Bakırköy Belediye Tiyatrosu en iyi oyun ödülünü aldı.


Oyun yazarlığının yanı sıra yönetmen olarak da pek çok ödüle layık görülerek, iki kez "Kültür Bakanlığı" en iyi yönetmen, "Ulvi Uraz" en iyi yönetmen, iki kez "İsmet Kuntay" en iyi yönetmen, "Oyun Yazarları Derneği" en iyi yönetmen, "Makedonya Festivali"nde jüri özel ödülünü, Nazım Hikmet'in "İvan İvanoviç Var Mıydı Yok Muydu" oyunu ile "Türkiye Eleştrimenler Birliği" ödülünü, "Avni Dilliğil" en iyi yönetmen ve yine Aziz Nesin'in "Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz" oyunu ile "Avni Dilliğil" en başarılı prodüksiyon ödüllerini kazandı.

Ayrıca TV çalışmaları ille de çeşitli üniversiteler, medya organları ve dernekler tarafından verilen otuzdan fazla ödülü vardır."Araf Yazıları", "Geçti Gitti Kirpiklerimin Arasından", "Uyarlama Oyunları" ve "Tiyatro Oyunları" adlı kitapları ve şiir kaseti var.


2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığında Müşavir olarak görev aldı.2008 yılında bu görevinden kendi isteği ile ayrıldı.


Kenan Işık en son televizyon ekranlarının fenomen yarışma programları arasında yer alan ''Kіm 500 Bіn İster'' değişen yeni adıyla ''Kim Milyonеr Olmak İѕter'' yarışmasının sunuculuğu yapmıştır.



Kaynak: Hürriyet

Kenan Işık Hayatını Kaybetti ! | Son Dakika ! | Kenan Işık'ın Son Hali , Kenan Işık Vefat mı etti ? Kenan Işık Nedir ? Kimdir ? Kenan Işık'ın sağlık durumu nasıl.
kenan ışıkkenan ışık sağlık durumukenan ışık kimdir
Devamını Oku

3 Şubat 2016 Çarşamba

Furkan

Yaşa Göre Cilt Güzelliği Nasıl olmalıdır ?

images (4)
Her yaşın güzelliği var” der atalarımız, gerçekten de böyledir. İnsanlar dünyaya geldiği  günden ölene kadar çeşitli değişikliklere maruz kalıyor. Bu değişikliklek ise doğrudan insanın dış görünüşüne etkisi vardır. Bu nedenle, çeşitli yaş kategorilerinde olan insanlar yaşlarına göre de dış görkemlerinin kaygısında kalmalıdırlar.
20 yaşta iken …
Eğer 20 yaşında iseniz yüz cildinizin her zaman taze ve nemli kalması için bir krem ​​seçin.Ağır kozmetik araçlar yerine içeriğinde besleyici maddeler içeren kremlerden kullanın. Sigara ve alkollü içeceklerden uzak durun. Antioksidanlarla cildinizin bakımını yapın.
30 yaşta iken …
Bu zaman bol miktarda vitamin ve mideral olan kremleri seçmelisiniz. Bu krem ​​sayesinde cildi daha parlak ve esnek yapabilirsiniz. Güneşli havada ise uzun süre dışarıda kalmayınız.
40 yaşta iken …
A, C, E vitaminleri ile zengin olan kremlerden uzak durmalısınız. Yağ ve şekerden yettiği kadar uzak durun. Meyve ve sebzeyi ise gıda rasionuzdan kenarda saklayın. Mümkün olduğunca gün ortaların da dinlenmek için kendinize zaman ayırın.
50 yaşta iken … 
cildinizde ki nemi arttırmak  için krem ​​ kullanın. Yağlı gıdalardan da yiyin. Kilonuzu artırmamak için dikkatli olun. Aksi takdirde cildinizde sarkmalar oluşacak. Gün içinde ise 1,5 – 2 litre kadar su içmeye özen gösterin.
Devamını Oku
Furkan

Su Diyeti İle Nasıl Kilo Verilir ?

images (5)
Kilo vermek isteyenler için su diyetini sunuyoruz.
Diyet sıvının normasının bireysel olarak belirlenmesini gerektirir.
Onun hacmini Kilonuzu  40’a vurmakla hesaplayabilirsiniz. Örneğin, sizin ağırlığınız 70 kg dır.
Suyun günlük kişisel kullanım norması 70×40 = 2800 ml – 2.8 l teşkil edecektir. Suyu gün boyunca eşit şekilde dağıtılmasıdır gerekir, yemekten hemen sonra veya yemek sırasında sıvı almayın. Eğer çok fazla  sıvı almak sizin için zorsa, diyete yavaş yavaş ilerleyin,
1.5 litreden başlayın ve günlük normanı arttırın.
Mutlak olarak açlık hissinin uyanması halinde su kabul etmek gerekir.
Dietologlar düşünüyorlar ki, bizim organizmamız sıkça susuzluğu açlık gibi tanıyor. Diyet sırasında önerilir, istenilen içecekleri su ile değiştirmek istiyoruz. Su gazsız olmalıdır. Haşlanmış su fayda vermez.
Böyle basit bir diyet sayesinde 1 ay içinde 7 kg’a kadar kilo verebilirsiniz.
Devamını Oku

29 Ocak 2016 Cuma

Furkan

"Zika virüsü" nedir? Üretilmiş bir virüsle mi karşı karşıyayız?



İlk kez 1947 yılında Uganda'nın Zika ormanlarındaki maymunlarda görülen virüs, 2015'in mayıs ayında sivrisinekler yoluyla yayılarak, Brezilya'da patlak verdi.

Araştırmacılar, Aedes cinsi sivrisineklerin hamile kadınlara bulaştırdığı Zika virüsü ile yayılan hastalıkla yeni doğan bebeklerde nöro- gelişimsel bozukluk olan 'mikrosefali (küçük kafa yapısı)' görülmesi arasında güçlü bir ilişki olduğuna işaret ediyor.

Şimdiye kadar, beyin fonksiyonlarında bozukluklara neden olan Zika virüsü taşıyan 51 bebeğin hayatını kaybettiği biliniyor.

NERELERDE GÖRÜLÜYOR?

Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ), 23 ülkede görülen Zika virüsünün özellikle Güney Amerika'da yayılmaya devam ettiğini duyurdu.



Virüsün Tropikal Afrika, Güneydoğu Asya, Pasifik Adaları, Orta ve Güney Amerika'da görüldüğünü belirten DSÖ, virüs riskinin 2010 yılından bu yana 30 kat arttığı kaydedildi.

HASTALIĞIN TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?


 Hastalığın şu an özel bir tedavisi yok...Aşının bulunmasının 10 yıl sürebileceği kaydediliyor... 

Devamını Oku

27 Ocak 2016 Çarşamba

Furkan

İlişkilerde karşılaşılan 3 sorunlu erkek tipi bunlardan uzak durun

İlişkilerde karşılaşılan 3 sorunlu erkek
Evet arkadaşlar bugün sizler ile ilişkilerde karşılaşılan 3 sorunlu erkek tipini inceleyeceğiz. 

ANA KUZUSU
Annelerinden ayrı hareket edemeyen kişiler denir. Bu erkekler annesi olmadan bir hiçtir. Anneleri olmadan bağımsız yaşayamazlar. Annelerinin sözünden çıkamazlar. Mesela evli bir çift' de damadın annesi oğluna, '' oğlum hep gelinimle uyuyorsun gel biraz da benimle uyu '' diyebilir. Erkek de bunu haliyle kabul edebilir. Gördüğünüz üzere bu bağımlılık sadece erkek ile sınırlı değil. Anneside oğlunu çekmekte. Bu tip bireyler çocukken idare edilebilir, ancak büyüyünce durum öyle olmuyor. Karşınızda böyle bir erkek tipi var ise bence bir daha düşünün derim. 

YETİŞKİN ÇOCUK ERKEKLER
Bu tip kişilere aslında ergenlik çağında takılı kalmış kişiler diyebiliriz. Bu insanlar her ne kadar görünüş, saygınlık, iş ve kariyer açısından yükseklerde olsalarda davranış olarak ergenlerden farksızdırlar. Başta böyle erkekler kadınlara hoş gelebilir, etkilenebilirler. Onların cool ve sevimli tarafı bayanları baştan çıkarabilir. Ancak ve ancak ilişki ciddileştiği anda evlendikten bir süre sonra bu tip erkeklerin hoş olmadığını anlarlar. Çünkü bu bireyler bencildirler, düşüncesizdirler. Aldıkları maaşlarını evin nasıl geçineceğini düşünmeden olduğu gibi teknolojik bir alete veya saçma sapan şeylere harcayabilirler. Bu yüzden evlenilebilecek bir erkek türü değillerdir. 

AŞIRI KISKANÇ ERKEKLER
Başta böyle davranışlar kadının hoşuna gidebilir. Düşünsenize bir kişi var sizi her zaman merak ediyor, size sorular soruyor. Ama sadece bir süreliğine. İlişki olgunlaşmaya başladığında bu kadın için ciddi sıkıntılara yol açabilir. Erkek kadını kıskandığından dolayı eşinin telefonuna bir çeşit programlar kurup onu dinlemeye çalışabilir. Bu yüzden hanımların bu konuda dikkatli olması gerekmektedir.
Devamını Oku
Furkan

Su Diyeti İle Nasıl Kilo Verilir ?

images (5)
Kilo vermek isteyenler için su diyetini sunuyoruz.
Diyet sıvının normasının bireysel olarak belirlenmesini gerektirir.
Onun hacmini Kilonuzu  40’a vurmakla hesaplayabilirsiniz. Örneğin, sizin ağırlığınız 70 kg dır.
Suyun günlük kişisel kullanım norması 70×40 = 2800 ml – 2.8 l teşkil edecektir. Suyu gün boyunca eşit şekilde dağıtılmasıdır gerekir, yemekten hemen sonra veya yemek sırasında sıvı almayın. Eğer çok fazla  sıvı almak sizin için zorsa, diyete yavaş yavaş ilerleyin,
1.5 litreden başlayın ve günlük normanı arttırın.
Mutlak olarak açlık hissinin uyanması halinde su kabul etmek gerekir.
Dietologlar düşünüyorlar ki, bizim organizmamız sıkça susuzluğu açlık gibi tanıyor. Diyet sırasında önerilir, istenilen içecekleri su ile değiştirmek istiyoruz. Su gazsız olmalıdır. Haşlanmış su fayda vermez.
Böyle basit bir diyet sayesinde 1 ay içinde 7 kg’a kadar kilo verebilirsiniz.
Devamını Oku