El Yıkama Hastalığı Nedenleri ve Tedavisi Nasıldır
El yıkama takıntısını ve tedavisini detaylı şekilde inceliyoruz.
Kendinizde
yoksa bile çevrenizde ki kişilerde mutlaka gördüğünüz el yıkma
takıntısı psikolojik bir rahatsızlıktır. Tıpta obsesif kompülsif
bozukluk adı verilen bu hastalık aslında aklınıza giren düşüncenin bir
türlü zihinden uzaklaştırılamamasından kaynaklanır. Hastalık genellikle
kapı kollarına dokunamama, evden başka yerde tuvalete gidememe, sürekli
el yıkama ihtiyacı hissetme, duşta ve tuvalette uzun süre kalma şeklinde
kendini gösteriyor. Tabi semptomlar kişiden kişiye farklılık
gösterebilmekte.
El Yıkama Hastası Kişinin Durumu ve Hastalığın Nedenleri
El
yıkama takıntısı olan kişilerin, akli yönden diğer kişilerle arasında
herhangi bir farklılık yoktur. Günlük işlerini halleder, işine gider
gelir. Ayrıca kişi yaptığı davranışların yanlış olduğunun farkındadır.
Fakat takıntı yapmış olduğu şeyleri de yapmaya devam eder ve
çevresindekilerden de bunlara özen göstermesini ister. Bu durum bir süre
sonra ailesini, arkadaşlarını ve çevresinde ki diğer kişileri rahatsız
etme derecesine gelebilir.
El yıkama takıntısı olan kişilerdeki başlıca davranış bozuklukları
· Kapı koluna dokunamama,
· Lamba açıp kapatma düğmesine dokunamama,
· Kumanda, cep telefonu, anahtarlık, musluk gibi sık kullanılan yerlere dokunamama,
· Elini ardı ardına birden fazla kez yıkama,
· Çok fazla tuvalet kağıdı kullanma,
· Çamaşır suyunu aşırı kullanma,
· Hastane, okul, işyeri gibi toplu kullanılan yerlerde bulunduğunda elbiselerini çıkarıp duş alma,
Tabi
ki günlük hayat içerisinde kapı koluna, musluğa, lambaya dokunmadan
yaşamak mümkün olmaz. Bundan dolayı her dokunduğunda el yıkama ihtiyacı
hissedilir. Kişi bunun üzerine gidip elini yıkamasa bile aklından bu
düşünceyi atamaz. “Sürekli bunu düşünmektense elimi gidip yıkasam daha
iyi olacak” düşüncesi bir zaman sonra galip gelir.
El
yıkama hastalığının nedenleri arasında genetik faktörler, çevresel
faktörler ve kişinin kendisi gösterilebilir. Ailesinde obsesif kompülsif
bozukluk bulunan her 5 kişiden birinde de bu hastalık görülür. Fakat bu
durumun gözlemlenerek mi yoksa genetik olarak geçtiğimi tespit
edilememiştir. Bazı kişilerde ise derin üzüntü, stres, ayrılık, kaygı
gibi durumlarda aniden çıktığı tespit edilmiştir.