1- Napolyon’un boyu kısaydı.
Bir süredir 1.58 cm boyunda olduğu sanılan Napolyon, aslında, yaklaşık 10-15 cm arası daha da uzunmuş. Son bilgiler ışığında, yaşadığı döneme göre, ortalama sayılabilecek bir boy olan 1.70 cm civarlarında olduğu söyleniyor.
2- Einstein’ın okul notları çok kötüydü.
Einstein gibi bir dâhinin kötü notları olduğunu duymak, biz sıradan insanların avuntu kaynağı olabilir. Ama her ne kadar bu konuda farklı yorumlar olsa da kesin olan bir şey var ki, o da, Einstein’ın özellikle sayısal dersler de başarılı olduğudur.
3- Sadece 5 duyumuz vardır.
Herkesçe bilinen beş duyu organımız; görme, duyma, dokunma, koklama ve tat almadır. Fakat duyu sayımız oldukça fazladır. Acıkmak, susamak, hareket, basınç ve hatta banyo ihtiyacı bile duyularımızla ilgilidir.
4- Uzayda yer çekimi yoktur.
Bilimin bize gösterdiği üzere yer çekimi her yerde vardır. Örneğin Ay’da, Dünya’nın yaklaşık 6'da biri kadar bir yerçekimi vardır.
5- Ampulün mucidi Thomas Edison’dur.
Edison’un ampulle bu kadar çok özdeşleşmesi biraz da ticari zekasından kaynaklı. Aslında ampulün mucidi Sir Humphry Davy'dir. Thomas Edison’u bu kadar çok ön plana çıkaran bir diğer neden ise diğerlerinden farklı olarak, bulduğu ampul, uzun süreler dayanabiliyordu.
6- Deri üzerinden görünen mavi damarlar kirli kan taşırlar.
Kan her zaman kırmızıdır. Damarlarımızın mavi gözükmesinin sebebi; vücudumuza gelen ışığın bir kısmının derimizde emilmesi, bir kısmının ise yansıtılmasındandır. Böylece, yüksek enerjili mavi ışığın derimizden geçmesine sebep olur.
7- Fareler peynir yemekten çok haz alırlar.
Yapılan araştırmalara göre farelerin peynir sevmediği saptanmış. Daha çok şeker miktarı yüksek tahıl, meyve vb. gibi gıdalardan hoşlanırlarmış.
8- Boğalar kırmızı renkten hoşlanmazlar.
Bu da matadorlar sayesinde halk arasına yayılmış bir efsanedir. Boğalar kendilerini öldürmek için türlü türlü numaralar yapan matadorlardan hoşlanmıyor da olabilirler. Tabii bu bilgi eğlenceli olmadığı için halk tarafından rağbet görmemiştir.
9- Beynimizin sadece %10’unu kullanırız.
Çoğumuzun hoşuna giden bir iddia olsa da gerçek çok farklıdır. Beynimizin tüm kısmı aktiftir ve tamamını kullanırız. Beynimiz devamlı olarak sinir hücreleri arasında yeni bağlantılar oluşturur ya da işlevsiz kalan sinir hücreleri bozulup ölürler. Bu da beynimizin içinde sürekli bir eylemlilik anlamına geliyor.
10- Çin Seddi’ni uzaydan çıplak gözle görebiliriz.
Çin Seddi uzaydan sadece radarla görünebilir. Aslında uzaydan Dünya’ya bakıldığında görebileceğimiz tek cisimler denizler, karalar vb. şeylerdir. Ama çok istisnai durumları görmezden gelmezsek; geçici ve kısa süreliğine de olsa görünebilirler. İhmal edilebilecek kadar kısa bir süredir bu.
